oluşturuldu.
Serengeti Milli Parkı Hakkında Bilgi
Serengeti Milli Parkı üç bölgeden oluşmaktadır;- Bunlardan ilki en popüler bölge olan güney-orta kısım yani Seronera Vadisi’dir. Bu kısım, akasyalarla kaplı ve vahşi yaşamın en net görüldüğü klasik bir savan olarak nitelendirilebilir.
- İkinci bölge ise batı koridoru olan Grumeti Nehri’nin bulunduğu kısımdır.Bölge ormanlık arazi ve çalılardan oluşmaktadır.
- Üçüncü bölge ise Mara Koruma Alanı’nın sınırı olan Lobo Bölgesidir. Bu bölgenin diğer iki bölgeye göre daha az ziyaretçi aldığı bilinmektedir.
Serengeti Hayvanları Hakkında Bilgiler
Serengeti Milli Parkı, ekolojik çeşitlilik açısından dünyanın en zengin bölgelerinden biridir. Onlarca hayvan türü içerisinde 3000’den fazla aslan ve çok sayıda benekli sırtlan, gergedan, su aygırı, zürafa, çita ve babuna ev sahipliği yapmaktadır. Mara Nehri kıyılarında bulunan bataklıklarda ise çok sayıda timsah yaşadığı bilinmektedir. Ayrıca devekuşları, akbabalar ve flamingolar başta olmak üzere birçok kuş türünü yine bu bölgede görmek mümkündür. Bölgenin yaban hayatına dair nüfus araştırması ilk defa 1950’lerde Alman hayvanbilimci Bernhard Grzimek tarafından yapılmıştır. Bunun yanı sıra 1962 yılında Serengeti Araştırma Enstitüsü kurulmuştur.
Zebralar
Serengeti bölgesinde en çok yaşayan hayvanlar arasında zebralar ilk sıralarda yer almaktadır. Bölgede yaklaşık olarak bir milyona yakın zebranın olduğu düşünülmektedir. Mevsim ve yağış koşullarına göre sık sık yer değiştiren zebralar, mart ayının sonlarına kadar Ngorongoro bölgesinde hayatına devam etmektedir.
Antiloplar
Serengeti Milli Parkı mavi Afrika antilobu, aslan, fil, zebra ve zürafa başta olmak üzere çok sayıda hayvanın oluşturduğu geniş bir habitata sahiptir. Her ne kadar 1890’lı yıllarda kuraklık ve sığırlarda görülen veba salgını gibi olumsuz durumlar bazı hayvan türlerinin sayısında ciddi azalmalara yol açmış olsa da 1970’li yıllarda yapılan çalışmalar neticesinde özellikle antilop ve bufalo sayısında ciddi artış yaşanmıştır.
Filler
Günümüzden 30 yıl öncesine kadar bölgede filler için bir yaşam alanından söz edilemezken tarım faaliyetlerin ve nüfusun artmasıyla birlikte park sınırları içerisinde fillerin yaşadığı görülmektedir. Yıllar içerisinde Serengeti Milli Parkı’nda kendine yaşam alanı oluşturan fillerin sayısı ise yaklaşık 1500 civarındadır. Bu bölgede yaşayan fillerin ağırlıkları yedi tonu bulmaktadır. 350 kilograma yakın ot tüketebilen ve 250 kilodan fazla su içen filler Serengeti’nin su birikintilerinin etrafında gruplar halinde yaşamaktadır.Babunlar
Fillerin yanı sıra Serengeti’nin yerel ekosistemin ayrılmaz parçası olan babunlar ise Manyara Gölü Çevresinde yaşamını sürdürmektedir. Bölgede yaşayan babunlar gruplar halinde yaşadığı bilinmektedir. Yapılan araştırmalara göre babun gruplarının sayısı 120’den fazla olmakla birlikte ve bunlar Manyara Gölü’nün korucuları olarak adlandırılır.
Vahşi Köpek Türleri
Serengeti Milli Parkı sınırları içerisinde 1991 yılına kadar çok sayıda vahşi köpek türünün yer aldığı bilinmektedir. Fakat 1991 yılından sonra Serengeti’de sadece evcil köpek türlerine rastlanmaktadır. Bu köpeklerin ise 30 bini aşkın bir sayıda olduğu tahmin ediliyor. Vahşi köpek türlerinin bölgede yok olmasının nedenini aşılanmamış evcil köpeklerin bu köpek türlerine kuduz bulaştırması sonucu yerel neslin tükenmesi olarak gösterilmektedir. Diğer yandan 1994 yılında Serengeti’de baş gösteren köpek hastalığı salgınları aslan türlerine de zarar vermiş ve aslan popülasyonunun yaklaşık üçte biri yok olmuştur. Tüm bunlarla birlikte ovadaki ekolojik sistem ve hayvan popülasyonun insan eliyle de tahrip edilmektedir. Fillerin dişleri ve kara gergedanlarının boynuzları için avlanması bu hayvan türlerinin yerel neslini tehdit etmektedir.Sürüngenler
Serengeti Milli parkı hayvanları denildiğinde akla sadece büyük, vahşi memeli hayvanlar gelir. Ancak bölgenin sahip olduğu ekosistemde çok sayıda sürüngen ve kanatlı yer almaktadır. Gaudy Agama kertenkeleleri ve çok sayıda yaban faresi bölgede yaşamını sürdürür. Ayrıca 100’den fazla böcek ve 500’den fazla kuş türü de yine Serengeti ekosisteme dâhildir. Tüm bunların yanı sıra büyük ve yırtıcı kuş ailelerine mensup olan akbabalar da Serengeti ekosistemi içerisinde bulunmaktadır. Renkli görüntüleri ile günümüzde evcilleştirilen Afrika Papağanları da yine bölgede yaşayan hayvan türlerinden biridir.
Serengeti Milli Parkı Göç Hareketliliği
Serengeti’nin önemli bir yanı da dünyaca ünlü göç hareketliliğidir. Bir milyondan fazla antilop ve yüz binlerce zebranın ekim ve kasım aylarında gerçekleştirdiği göçler büyük ilgi görmektedir. Bundan dolayı özellikle antilopların göç mevsiminden bölgenin turist akınına uğradığını söylemek mümkündür. Serengeti Milli Parkı’nın en bilinen ve hatta popülerliğini artıran büyük antilop göçleri aralık ayında Ngorongoro bölgesinde başlamaktadır. Şubat ve Mart aylarında neslini devam ettirmek isteyen antiloplar sürünün yeni üyesi olacak yavru antilopları doğurmaktadır. Ardından Mayıs gibi güney ve doğuda bulunan otların kurumasıyla birlikte Grumeti Nehri’ni geçerek kuzey ve batıya doğru göç etmeye başlar. Yaklaşık 800 kilometrelik bu yolculuk sırasında susuzluk, açlık ya da diğer hayvanların saldırısı sonucu neredeyse 250 bin civarı antilobun öldüğü biliniyor. Bu durum timsah ve akbabalar gibi leş yiyici hayvanların hayatının devamlılığı için de oldukça önemlidir. Volkanik hareketler sonucu oluşan Afrika’nın granit ve gnays tepelerinin, uçsuz akasya ormanlarının ve savanların oluşturduğu muhteşem doğasıyla Serengeti her yıl binlerce turistin uğrak noktası olmaktadır. Bölgenin koruma altına alınması ve milli park statüsüne getirilmesi bölge ekonomisinin de canlanmasını sağlamıştır. Hayvanlar alemi üzerine daha fazla bilgi edinebilmek için "Vahşi Hayvanlar Alemi" kategorimizde yayınladığımız içerikleri sakın kaçırmayın.Mutlaka Okuyun: Dişi ve Erkek kedi kısırlaştırma konusunda aklınızda soru işareti kalmasın. Şimdi Öğrenin: Kedi kısırlaştırma ücreti ve tüm süreç.
Yorumlar
0 comment